Her geçen gün bir üstad, hoca veya büyüğümüze ciddi bir saldırı gerçekleşiyor.  İstanbul Sözleşmesi Kitabımın kapağında da belirttiğim gibi ‘Kültürel İşgal Girişimi’ her geçen gün dört bir koldan derinleşiyor.

Klasik işgal girişimi olan topla tüfekle askerle yapılan işgal yöntemleri yerine 21.yy.da modern işgal teknikleri yöntemine yönelen Batı; bunu bizzat bizden gözükenlerin elleriyle yapmaya devam ediyor.  

Bu tip işgal yönteminin bir ayağı olan İstanbul Sözleşmesi’nin Maddi, Manevi, Kültürel ve örfî yönden oluşturacağı tahribatın boyutunu gören basiretli ve ferasetli hocalarımızın yaptığı çalışmalar vesilesiyle ciddi bir direnişle karşılaşan Batı, şimdi algı ve manipüle tekniklerinin en iğrenç boyutunu; yani yalan, iftira, çamur atma yönünü kullanarak bu hocalarımıza yönelik büyük bir itibar suikastına başladılar. Bir odak tarafından düğmeye basıldığı aşikar. Ebubekir Sofuğlu, İhsan Şenocak, Ebubekir Sifil ve Abdurrahman Dilipak gibi hocalarımızdan sonra şimdi de Sema Maraşlı hanımefendiye aslı astarı olmayan çarpıtma, iftira ve yalan-dolanla itibar suikastı düzenliyorlar. Dilipak'a itibar suikastı çekenler, CHP kadın kolları başkanı Nazlıaka'nın tüm islami camiaya tecavüzcü ve tacizci demesine tek laf etmediler.
 
FETÖ’nün en büyük özelliği buydu zaten: İtaat ettiremediğin, boyun eğdiremediğin kim varsa her türlü yola başvurarak onu itibarsızlaştırabilirsin.
FETÖ’nün bu makyavelist , yani hedefe varmak için her yolu denemek meşrudur mantığı, bugün daha evvel FETÖ’den beslenenlerin ruhuna işlemiş bir boyutta devam ediyor.

FETÖ taktiklerine gelmeden evvel kendisine yöneltilen bir eleştiriyi ele almakta fayda görüyorum. FETÖ’ye ait bir internet sitesindeki bir yazar, yazısının bir yerinde Sema hanımdan alıntı yapmış.

Neymiş efendim bu Sema Maraşlı’nın Fetöcü olduğunu gösterirmiş.

Bir insanın yazısını bir başkasının iktibas yapmasıyla yazarın ne alakası var? Sema Maraşlı bir yazar ve 16 kitabı ve sitesinde binlerce veri bulunan ve islamî camianın senelerden beridir her kesimi tarafından benimsenen ve desteklenen bir hanımefendidir. FETÖ’cüler şakşakçı ve itaatkâr olurlar. Ilımlı İslâm’ı desteklerler. İstanbul Sözleşmesi’ni sonuna kadar savunurlar. Çünkü bu sözleşmeyi Avrupa dayatmaktadır.

Avrupa’nın köpekliğini yapan FETÖ ise birkaç sene evvel özellikle 7 haziran seçimlerinde HDP ve CHP ile ortak noktalarda buluşmaktan asla çekinmemişlerdir.

FETÖ’cüler bugün hala LGBT, Feminizm ve dolayısıyla HDP ve CHP ile ortak noktada buluşmaktan geri durmuyorken;
senelerden beridir İstanbul Sözleşmesinin bu milletin maddi ve manevi boyutuna bir darbe mesabesinde olduğuna dair avazı çıktığı kadar bağıran, her yerde bunun mücadelesini verdiğine şahitlik ettiğimiz Sema Maraşlı’ya kim, neden FETÖ’cü iftirası atabilir? Bu hedef şaşırtmaktan başka birşey değildir.
Her önüne gelene FETÖ’cü iftirası atmak, gerçek FETÖ’cüleri gizlemek için bir FETÖ taktiğidir esasında. Alçaklık ve şerefsizlik bunların kanına işlemiş. Eğer bendense iyi, değilse hain fetöcü komplocu.

Sizin bu ülkeye verdiğiniz ne var insanlar arasında uçurum yaratmaktan başka? Zenginlerle fakirler arasındaki uçurumu arttırmaktan, fakiri daha fakir zengini daha zengin yapmaktan ne işe yaradınız? İstanbul Sözleşmesi noktasında ilk günden beridir LGBT, FEMİNİZM, CHP VE HDP ile aynı noktada duran, her kesimden Müslümanların tepki göstermesine rağmen bir milim geri adım atmayan siz değil misiniz? Tüm bir FETÖ destekçisi CHP ve HDP ile birlikteliğinize rağmen siz kim oluyorsunuz da her kesimin itibar ettiği hocalarımıza itibar suikastı yapmaya kalkıyorsunuz.

Bu çamur atma yöntemi kısa vadede belki sizin lehinize olabilir ama uzun vadede tarihe kara bir leke olarak geçmenizden başka birşeye yaramayacak.
Zihni Çakır ve Mücahit birinci diye bir zat var. Bunlar da bu iftira korosuna katılmışlar. Çok basit bir araştırmayla gördüm ki ikisinin de FETÖ ile geçmişi var. Fetö’ye övgü sözleri falan... Siz Sema Maraşlı’ya dair, FETÖ’ye yönelik tek bir övgü içerikli söz getiremezsiniz ama ben size başta Fatma Şahin olmak üzere birçok bürokratik isimlerinizin FETÖ’ye ve hizmetlerine dair övgü dolu sözlerini getirebilirim.  

FETÖ taktiklerine devam edleim: FETÖ, ılımlı İslâm projesi, Batı’ya dair aşağılık kompleksleri olan, algısı her türlü gelişmeyi yalnızca Batı’dan gelirse kabul etmeye yönelik  işleyen Batılılaşmış aşağılıklara bir örnektir. 

Soruyorum: Sema Maraşlı’nın Batı’ya dair bir tane aşağılık kompleksine dair en ufak bir emare bulabilir misiniz? Ilımlı İslâm? Yumuşatılmış İslâm? Örf, adet , kültür ve dinini Batı’nın anlayışına göre şekillendirilmesi gerektiğine dair tek bir sözü, cümlesi veya beyanı var mı? Yok. Bulamazsınız. Ama sırf size itaat etmediği ve kültürel işgal girişimlerinize boyun eğmediği için iftiralar atıyorsunuz.  Yaranız var!

Susturmaya çalışıyorsunuz. Size itaat edenlerin geçmişte FETÖ’yle yatıp kalkmaları somut delillerle ortada olmasına rağmen ‘ama onlar pişman oldular’ demagojileriyle geçiştiriyorsunuz çünkü onlar size itaat ediyor. Ama sizden olmayanların, muhafazakarlık putunuza; rejim sevdalı olmanıza; laikleşip kemalistleşmenize boyun eğmeyenlerin ve bunun tehlikelerine dikkat çekenlerin en ufak bir hatasını, sadece ancak labaratuvarlarda astronomik rakamlarla yakınlaştırılarak görülebilecek mikroplar mesabesinde olan o zerre hatasını sanki o kişi bütünüyle ondan ibaretmiş gibi tüm nazarları oraya teksif ettirerek itibar suikastı düzenliyorsunuz.

Bugün FETÖ’nün en büyük emaresi olan batıya aşağılık kompleksinden ötürü oluşan ılımlı islam, layt islam ve kültürel işgal girişiminin yapı taşlarından olan İ.S gibi sözleşmelerin en büyük destekçisi AKP ve türevleridir.

Gün gelecek ‘hata etmişiz çok özür dileriz’ diyeceksiniz yine ama oluşan ve oluşacak olan tahribatları yaptığınız hiçbir amel temizlemeyecek. Aldığınız ahlar ve beddualar sizi hem bu dünyada hemde ahirette yerle yeksan edecektir. Allah, müstağni olanların ve mazluma türlü desise ve tuzaklarla zulmedenlerin en büyük tuzakçısıdır.  Siz Batı’ya uşaklık yapmaya devam edin; biz dik duruşumuzdan asla taviz vermeyeceğiz. Kırmızı çizgilerimiz olan hocalarımızı size asla yem etmeyeceğiz!